Osmanlıca zayıf ne demek?
Türkçe: Osmanlı Türkçesi: ضعيف (ota)
Bayat Osmanlıca ne demek?
“Bayat” kelimesinin Eski Türkçedeki anlamı müreffeh, aslında zengindir. Bayat, bayat, tazeliğini yitirmiş demektir ve sıklıkla yanlışlıkla Bayat veya devlet olarak telaffuz edilir.
Begayet ne demek Osmanlıca?
(ﺑﻐﺎﻳﺖ) sıf. (Farsça be-eki ve Ar. ġāyet “oğul” ile be-ġāyet) Aşırı, çok, aşırı: Günah begāyetinden (Gevheri) yüz çevirdi.
Berduş ne demek Osmanlıca?
Tramp – İngilizce Sözlük. Farsça χāne bar dūş خانه بر دوش “evi omuzunda olan evsiz kişi” ifadesinden bir alıntıdır.
Zalıf ne demek?
2. Maddi ve fiziksel güçten yoksun, zayıf: “Zayıf yapı.” “Zayıf hükümet.” “Zayıf ordu.” “Zayıf göz.” “Zayıf kemikler.” 3. Güçlü ve uzun ömürlü olmayan: “Zayıf bina.” “Zayıf deri.” “İnce kumaş.” 4.
Eski dilde zayıf ne demek?
Günlük hayatta sıklıkla kullandığımız zayıf kelimesi zayıf anlamına gelir.
Osmanlıca ölüm ne demek?
Mevt: Gülşen-i Şu’arâ’daki iki tezkirede geçen “mevt” kelimesi; ölüm, ahirete göç, bu dünyadan ayrılma anlamlarına gelir.
Bâdiye ne demek Osmanlıca?
Osmanlı Türkçesi kelimesi, Osmanlı Türkçesi بادیه پیما (bâdiye peymâ) kelimesinden uyarlanmıştır ve Arapça بَادِيَة (bādiye, “çöl”) ile Farsça پیما (peyma, “bıçak”) kelimelerinin birleşiminden türetilmiştir.
Beraat ne demek Osmanlıca?
Türk Dil Kurumu’na göre Beraat, “beraat etmek” anlamına gelir. Arapça kökenli bir kelime olan Beraat, günümüzde daha çok hukuk alanında kullanılmakta olup “beraat etmek”, (beraat etmek), beraat etmek, beraat talebinde bulunmak, beraat kararı vermek vb. anlamlara gelmektedir. Farklı şekilde ele alındığı sıklıkla görülmektedir.
Osmanlıca esbab ne demek?
i. (ar. esbāb “sebepler” ve mūcibe “gerektiren şey” ve esbāb-ı mūcibe) Zorunlu sebep, gerekçelendirme: Halifeye sebepler soruldu.
Gebr ne demek Osmanlıca?
Kâfir, Türkçe’de gayrimüslimler için kullanılan aşağılayıcı bir sıfattır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Farsça gebr kelimesinden Türkçe’ye geçmiş ve özellikle Yunanlılar olmak üzere gayrimüslimleri tanımlamak için kullanılmıştır.
Büryân ne demek Osmanlıca?
Arapçada, Kuku Kebabı’nın bir türevi olan Perive olarak da adlandırılır. Yemeğin adı, “pişirmeden önce kızartılmış” anlamına gelen Farsça “biryani” kelimesinden türemiştir.
Bevar ne demek Osmanlıca?
(ﺑﻮﺍﺭ) i. (Ar. bevār) yok olmak, ölmek, mahvolmak. “Dârü’l-bevar: cehennem.”
Enbiye ne demek Osmanlıca?
(Osmanlı dönemi) Peygamberlerin sonuncusu Hz.
Bağy ne demek Osmanlıca?
Özet: Bağy suçu, İslam hukukunda yeri olan suçlardan biridir.
Zayıf olanlara ne denir?
Aşırı zayıflığın (tıbbi terimlerle anoreksiya nervoza olarak bilinir) tipik özelliği aşırı zayıflıktır. Hastalar aşırı zayıf olsalar da kendilerini şişman olarak görürler ve sürekli kilo alma korkusuyla yaşarlar.
Güçsüz zayıf ne anlama gelir?
1. Güçsüz, zayıf, güçsüz: “Hastalık beni güçsüzleştirdi.” 2. Bunlarla baş edemeyen, güçsüz, güçsüz: “Baş edemiyor, güçsüz bir adam o.” Dişliler arasında, güçlüye karşı zayıf (Orhan V.
Aşırı zayıf ne demek?
Düşük kilonun (anoreksiya nervoza) tipik bir özelliği aşırı düşük kilodur. 18,5’in altındaki bir vücut kitle endeksi (boy oranına göre kilo) düşük kilolu olarak kabul edilir. Başka bir deyişle, boya göre %15-20 düşük kilo düşük kilolu olarak kabul edilir.
Zayıf ne demek din?
Hadis terimi, sahih ve hasen hadisin şartlarından bir veya birkaçını taşımayan rivayetler için kullanılır. Sahih veya hasen hadis için gerekli olan özelliklerden en az birini taşımayan ve bu yüzden hasen seviyesine ulaşamayan rivayetlere ise zayıf (zaif) denir.